Kaç, seni vurmaya hakkım var!
Seni öldürmeye hakkım kadar
Koş ters gidiyorsa yaşam hatrına
Son nefesinde düşer bu aklına
Hikayeyi başa sarmaya gerek yok, durup dinle!
Bunu cinnet diye tabir ederler, unut bilme!
Çünkü tek isteğim kapına tekme vurup girmek
Kan her yerde kan İstanbul'da ya da Brooklyn'de
Sevemediğin bu duygunun sinirli yorgun bakışları
Firardaydı bir gün sokak bir gün okul çıkışları
Feryat etti hepsi fakat kimse karışmadı
Hiçbir makyaj öfke kadar insanın yüzüne yakışmadı
Alışmadık tabi çünkü çoktu bunun bedeli
Kavga takım elbiseyleyse toplumumuz medeni
Kaos kaptanı bu geminin uyku haplarını da denedik
Boğaz derdine düşmüştü bosphorusun geneli
Neden korktun öyle duygularımı açtım
Hoşuna gitmediyse bütün tatlı uykuların kaçsın
Kırar yumruklarını taş, sık dişlerini bu kurguladığım
İsyan peşinde yürü, uygun adım marş!
Kaç, seni vurmaya hakkım var!
Seni öldürmeye hakkım kadar
Koş ters gidiyorsa yaşam hatrına
Son nefesinde düşer bu aklına
Şiddet hastalık, cinayetin bir masrafı
Temelde yıkıma elverişli beynin atlası
Zaman nasıl değiştirir ki Adem var oldukça bâki sinir krizlerinin
Kavga kan ve kargaşadan ibaret haritası
Öfke günü bugün giyin siyahları
Tanrı kâinatı icat etti, insanlar silahları
Sil bütün sertaplarını yüzünün
aşk da canidir
Bak kimini mermiler öldürür kimini ‘artık bitti' lafları
Okuldan hocalarınla doldur küfür listeni
Kavga etmek moralin kadar çok şekil bozmaz sistemi
Çocukluğunda sövdün büyüdün ellerinde kan izleri
Ve daha fazla şiddet ona gladyatörler istedi
Ateşli çember ortasında akrepsin zehirle
Dayak huzur evinde tokattır, bir ilkokulda sille
Yeni nesiller hayal oldu zenginlerden koli basille
Beşikten büyüttün evladını bu kibir dolu besinle
Kaç, seni vurmaya hakkım var!
Seni öldürmeye hakkım kadar
Koş ters gidiyorsa yaşam hatrına
Son nefesinde düşer bu aklına
Stres yap kalk saklan!
Bu dar sokakta patlar
Silah, bıçak, kadabra
Git sıçan delikte saklan
Tüm zorba öğretmenler katillerle aynı rafta
Huzurlu yaşam ve mutluluksa şiirler ve lafta